Güçlü görünmek zorunda değildim. Hiç kimse o kadar güçlü görünmek ve bu kadar yalnız hissetmek zorunda değildir. Ve tüm o mecburiyet hallerindeki güçlülük, hep güçlükten gelir. Nefeslerin kesilirken mesela, sigarayı büyük bir güçle çeker ve tüm gücünle üflersin... Güçlük çekti bizim kız. Güçlü, ne güzel... Çıldırtan yorumlar kadar boktan şu hayatta, aranızda yaşamak ne hoş! Oysa sadece bakışlarınız bile insanı delirtir. Sizi tanıdığıma memnun olmadım çünkü sizinle uğraşmaya, güçsüzüm. Yorumlarınızı sindirmeye de. Yaralarımı dindirmeye bile. Hiçbir şeye gücüm yetmiyor benim.
Selin: Ben, Şiirlere ve yazılara isim bulmakta usta olan ben, Hissettiğim şeye bir ad bulamamakla birlikte, hissediyorum. Hislerim hala yaşıyormuş. Hadi kutlayalım bunu, bu gece ölmeyen hislere içiyorum. Ve aynı şarkıyı, aynı kişi için defalarca kez üst üste dinliyorum. Umut: Aynı şeyi aynı kişi için her gece hissetmekten farkı ne ki? Aynı insana yazmıyor muyuz ömrümüz boyu tüm şiirleri? Selin: Hissettiğin an, içinde yaşıyorsun bir şeyleri. Kaldı ki bence öylesi daha iyi, bazı şeyler bilinmemeli. Umut: Tavandaki karolari saymaktan gözlerim bozuldu. Biraz da sesim kısık şarkı söylemekten bağıra bağıra. Görüyorum... Selin: Göremiyorum. Ne alfabedeki harfleri, ne yazdığım şiiri... Ne hislerimi ne bir gün sonrasını… Boğuluyorum. Umut: Bak, şimdi karanlık ama yine doğacak güneş. Biz dursak da dönüyor dünya, biliyorum. Yıka yüzünü okyanuslarla, dağlara tutun, taşları sevmiyorum. Kalk hadi. Selin: Okyanus güneşin yakıcı sıcağına da...
Yorumlar
Yorum Gönder