Ana içeriğe atla

TESLİMSİZ MEKTUPLAR-1


 Gece, sana yakılan son bir sigara ve sana yazılan son bir satır ile dalıp uykuya,
 Sabah yaktığım ilk sigara ve sana yazılan yeni bir satır ile devam etmek hayata...
 Bu, bir günü senle bitirip, yeni güne senle başlamak demek;
Bu, mutluluk ve umut demek...
Bu, hislerin ayakta alkışladığı bir sahne,
Ölümsüz olan ve senelerce ezberletilecek bir hikaye,
Gelmiş geçmiş tüm isyanları bastıracak bir huzur,
Unutulmaz bir tiyatroda son perde ve
Sabah açılan perdeden sızan ilk huzme...
Bu, her dilin tüm sözcüklerini devreden çıkaran bir de
Dünya üzerindeki tüm sözlüklerin elini kolunu bağlayan bir kelime...
''Bu'' işte...
Karşılığı gözlerinde,
Karşılığı sözlerimde...

Sen,
İyi ki geldin hayatıma...
Bir şiir suretinde.

Şarkıları sana yazmışlar insanlar, seni tanımıyorken oysa,
Gördüğün gibi, tüm dünyayı ve sanatı etkilemişsin haberin bile olmasa da;
Kalbim ne ki bunların yanında?
Yazılacak olan cümleler, akacak olan sular ve doğacak her yeni ay
Geçmeli karşımızda saygı duruşuna...
Tüm bir evren emrimizde, emirler kalbimizde ve kalbimiz dolu ise aşkla
Attığımız her adımda yaklaşıyoruz demektir asıl olana...
Yaklaşmak gerekir, yaradılışın özüne
Ve kilit vurmak gerekir saklamak için senin her bir sözüne
Her şeyden önce barış var bu savaşta, tutsaklar ne de olsa...

Korkularım yok artık, kopmaya dair;
Her sözümle düğüm attım, her sözünle düğüm attın
Korkmuyorum artık sihir bir gün bozulacak mı diye
Fark ettim ki, dünyanın en kuvvetli sihri bizde,
Keşfedilmemiş bir yerlerde, öylece, duruyor içimizde...

Ve sen,
Bana kalsa kırmızılar gibisin
Her tonun ayrı güzel...
Mavilerin aksın sonsuzluğa,
Başlangıçlar ömre bedel...

Selin'S




Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

KÜLLERİ YAKAN DİYALOGLAR

Selin: Ben, Şiirlere ve yazılara isim bulmakta usta olan ben, Hissettiğim şeye bir ad bulamamakla birlikte, hissediyorum. Hislerim hala yaşıyormuş. Hadi kutlayalım bunu, bu gece ölmeyen hislere içiyorum. Ve aynı şarkıyı, aynı kişi için defalarca kez üst üste dinliyorum. Umut: Aynı şeyi aynı kişi için her gece hissetmekten farkı ne ki? Aynı insana yazmıyor muyuz ömrümüz boyu tüm şiirleri? Selin: Hissettiğin an, içinde yaşıyorsun bir şeyleri. Kaldı ki bence öylesi daha iyi, bazı şeyler bilinmemeli. Umut: Tavandaki karolari saymaktan gözlerim bozuldu. Biraz da sesim kısık şarkı söylemekten bağıra bağıra. Görüyorum... Selin: Göremiyorum. Ne alfabedeki harfleri, ne yazdığım şiiri... Ne hislerimi ne bir gün sonrasını… Boğuluyorum. Umut:  Bak, şimdi karanlık ama yine doğacak güneş. Biz dursak da dönüyor dünya, biliyorum. Yıka yüzünü okyanuslarla, dağlara tutun, taşları sevmiyorum. Kalk hadi. Selin: Okyanus güneşin yakıcı sıcağına da...

Artık Sevmiyorum Ba(ş)lıkları

Çocukken alıştığımız gibi devam ediyordu hayatım, Çünkü biz sesi bile çıkmayan bebekleri uyutmaya çalışıyorduk küçücük dizlerimizde... Olmayan sobalara kesilmemiş ağaçlar atıp yanmasını izliyorduk, Hatta benim bir battaniyem vardı, turuncu, yarım, yaprak desenleri üzerinde Ben onu çırpamazdım, üzerinden yapraklar dökülmesin diye... Bir şeyler yine sahteydi çocukluğumda ama mutluydum... Olmayan aşkına tutunup, olmayan bir adamı seviyorum şimdilerde. Bazı şeyler kadar sahte olan bu durumda şimdi neden mutlu olamıyorum? Beş yıl kalmıştı otuz yaşıma, Nereden bakıldığına bağlı olarak çok genç ve çok yaşlıyım... Elimde dolunay çizelgesiyle geçişini izlerken ayların Aylar kendine yuva edinir kaplumbağa kabuklarını bayım Çığlardır parlayan gökyüzünde, Yıldızlar soğuktur aslında, Bir başka gezegende bile siz varsanız hayat vardır Ben yine kelimeleri yanarken soğuktan donan bir şehirde Sizin verdiğiniz nefesleri almaktayım... Üç defa da öldüm üstelik, gerçek birer ölümdü h...

İyiliğimde

       Yıkanmış gri beton merdiven kokusunu içime çekerek, soyulmuş duvarlarını izlediğim apartmanı kat be kat aşıp, anlamaya çalışıyorum. Yıpranmışlığı kadar yıkanmış, sorduğu kadar soyulmuş boyaları. Yüzümün akmış rimelleri ve ağladıkça artan gözyaşı kokusuyla; ben bir apartman mıyım? Her katımda farklı hayatlar, derinlerimde huzursuz fareler ve kaçık solucanlar ile ben de böyle sıkıcı mıyım? Yeni yıkanmış bir merdiven kokusu kadar yanıltıcı hayatım.      İyiyim. Hiç içmemiş olana, rakı kokusu kadar iyi. Kalbimi şöyle bir söküp, helallik aldıktan sonra bitirecek kadar iyi... Üzerimden bir motor geçmiş de "Bu da mı gol değil?" demiş olacak kadar iyi... Hâlâ sevgisizce yaşarcasına öylece... Sarı bir şiirde sadece "öylesine" kelimesine aşık olacak kadar iyiyim ve olmak istemeyecek kadar. Henüz hayata geçememiş planlar kadar, yanlış alınmış kararlar, yanlış anılmış şairler gibi, bundan sonraki yaşanacak yıllarda yanıp, hiç sönmeyecekmişçesine iyiyim. Teş...