Bazı insanlar, kendilerine duyulan sevgiyi ellerinde çamurlar varken tutmaya çalışırlar. Saf sevginin üzerinde lekeler bırakıp giderler sonra, açtıkları yaralarda tutan kabuklar ancak öldüğünüzde soyulur... Bazı insanlar ise, ellerine bir iğne alıp, kalbinize adını yazmak için yıllar boyu orayı nazikçe işler durur. Ve farkına bile varılmayan insan, çoğu zaman, o olur.
***
Fırçamı sana uzatıyorum, onu dikkatli kullan...
Çünkü üstünde hala farklı renkler var.
Biraz su tut, zor değil aslında
İstediğin renkleri, tuvaline yansıtman...
Güzel durur benim baktığım aynalarda, yansıman.
Y'osun ile yoksun sözcüklerinin arasında bir ilişki var,
Sormadan açıklayayım sana
Sen, saçmaladığımı söyle bana,
Yine bıkkınlıklar sezeyim gözkapaklarından.
Ya osun ya da yoksun,
Yosun ve yoksun...
Hayat bir ikinci ve sonsuzuncu şanstı harcanan...
Ensemde bir çift kanat,
Alev aldılar çoktan.
Artık uçamıyorum...
***
İnciler çıksın ummanlarından.
İçinde bulunduğumuz çağın asalete hasret yorgunluğunda çıktım
İnsan gibi, bir insanlık kurabilecekken kendi başıma, insan olmaktan
Ve yorgan ile yorgun sözcüklerinde takılıp kalmıştı kafam.
Yorgan, yorulup da üstüne serdiğimizdi,
Yorgun, günün sonundaki bezgin halimiz...
Bez, yorganı yorgan yapan,
Ve bezgin, yine biz...
Yalınlık, yalnızlıktan gelmezdi öğrendim,
Çünkü hiçbir yalnızlık yalın olmazdı
Her yalnız kaldığımızda kalabalıklaşırdı içimiz...
Mesela biz, ben ve içimin kalabalıkları,
Her akşam oturup, bir sana, yalnız sana, sadece sana içeriz...
***
Şu fildişi kuleleri yapmak için kaç fil heba edildi?
Ve kaç fırsatı geri teptik, elde etmek için didindiğimiz?...
Martılar simitsiz duramaz oldu,
Artılar, eksisiz...
***
İlk hatamı yaptım, insan içine çıkmakla
Zorlu kollektif umutları kaybettik birer birer,
Hüznün obsesif ayrılıklarında...
Yapraklarımızı saçtık her yere
Mevsim ne olursa olsun,
Kalplerimizin sonbaharlarında...
Yoksun diye mi bu kadar soğudu havalar da
Bir müddet daha üşürüz en fazla...
Bahar yaklaştı, hissediyorum
Ve ensemdeki kanatlarım alev aldılar çoktan
Uçamıyorum...
Selin'S
Görsel:https://historymaniacmegan.files.wordpress.com/2014/09/aac65d3594852f5508ad22898ee7ff9d-d4ktug4.jpg den alınmıştır.
***
Fırçamı sana uzatıyorum, onu dikkatli kullan...
Çünkü üstünde hala farklı renkler var.
Biraz su tut, zor değil aslında
İstediğin renkleri, tuvaline yansıtman...
Güzel durur benim baktığım aynalarda, yansıman.
Y'osun ile yoksun sözcüklerinin arasında bir ilişki var,
Sormadan açıklayayım sana
Sen, saçmaladığımı söyle bana,
Yine bıkkınlıklar sezeyim gözkapaklarından.
Ya osun ya da yoksun,
Yosun ve yoksun...
Hayat bir ikinci ve sonsuzuncu şanstı harcanan...
Ensemde bir çift kanat,
Alev aldılar çoktan.
Artık uçamıyorum...
***
İnciler çıksın ummanlarından.
İçinde bulunduğumuz çağın asalete hasret yorgunluğunda çıktım
İnsan gibi, bir insanlık kurabilecekken kendi başıma, insan olmaktan
Ve yorgan ile yorgun sözcüklerinde takılıp kalmıştı kafam.
Yorgan, yorulup da üstüne serdiğimizdi,
Yorgun, günün sonundaki bezgin halimiz...
Bez, yorganı yorgan yapan,
Ve bezgin, yine biz...
Yalınlık, yalnızlıktan gelmezdi öğrendim,
Çünkü hiçbir yalnızlık yalın olmazdı
Her yalnız kaldığımızda kalabalıklaşırdı içimiz...
Mesela biz, ben ve içimin kalabalıkları,
Her akşam oturup, bir sana, yalnız sana, sadece sana içeriz...
***
Şu fildişi kuleleri yapmak için kaç fil heba edildi?
Ve kaç fırsatı geri teptik, elde etmek için didindiğimiz?...
Martılar simitsiz duramaz oldu,
Artılar, eksisiz...
***
İlk hatamı yaptım, insan içine çıkmakla
Zorlu kollektif umutları kaybettik birer birer,
Hüznün obsesif ayrılıklarında...
Yapraklarımızı saçtık her yere
Mevsim ne olursa olsun,
Kalplerimizin sonbaharlarında...
Yoksun diye mi bu kadar soğudu havalar da
Bir müddet daha üşürüz en fazla...
Bahar yaklaştı, hissediyorum
Ve ensemdeki kanatlarım alev aldılar çoktan
Uçamıyorum...
Selin'S
Görsel:https://historymaniacmegan.files.wordpress.com/2014/09/aac65d3594852f5508ad22898ee7ff9d-d4ktug4.jpg den alınmıştır.
Yorumlar
Yorum Gönder