Pencere Pervazlarında Pervasızlık
Sabahın köründe yaşlı kadından saatlerce dua aldığımda iyiliğimi gördüm.
Saatlerce intikam planı yapıp, acımadan uyguladığımda kötülüğümü...
Ve iyilikle de kötülükle de mutlu olduğumu fark edince çelişkilerimi gördüm.
Tekrar çıktığın zaman karşıma, öldüğümü...
Kuşluk vakti, sabah, öğlen ve sabah arası, öğlen, öğleden sonra, akşama doğru, akşam ve sabaha kadar içtiğim kahvelere anlattım kendimi sonra.
Bile bile tansiyonumu düşürdüğünü.
Bir Bukowski pervasızlığında izledim, izlenmeye değmeyecek filmlerin tümünü.
Ve eksik-ve yanlış sevdim sevdiğim kim varsa...
Bağlanmak istediğimde öyle bir bağlandım ki çözemedim düğümü...
Sevmediğim zaman öyle güzel nefret ettim ki, şehrin havasına karışan nefeslerini egale edip öyle nefes alıp verdim.
Hiç bir şeyde orta yolu bulamadığım gibi, bulamadım kaybettiğim küçüklüğümü.
Küçükken korkardım ve korkunun cesaret olduğunu sonradan anladım,
Anladım ki Bukowski pencere pervazlarına ellerini dayayıp dakikaları saymıyordu pervasız olsa dâhi...
Dâhi anlamına gelen zekiler ayrı yazılıyordu toplumlarda.
Ve kimse kabul etmiyordu üstünlüğünü.
Sonra tek bir muhabbet kuşum oldu şimdiye kadar,
O da öldü.
Selin'S
Sabahın köründe yaşlı kadından saatlerce dua aldığımda iyiliğimi gördüm.
Saatlerce intikam planı yapıp, acımadan uyguladığımda kötülüğümü...
Ve iyilikle de kötülükle de mutlu olduğumu fark edince çelişkilerimi gördüm.
Tekrar çıktığın zaman karşıma, öldüğümü...
Kuşluk vakti, sabah, öğlen ve sabah arası, öğlen, öğleden sonra, akşama doğru, akşam ve sabaha kadar içtiğim kahvelere anlattım kendimi sonra.
Bile bile tansiyonumu düşürdüğünü.
Bir Bukowski pervasızlığında izledim, izlenmeye değmeyecek filmlerin tümünü.
Ve eksik-ve yanlış sevdim sevdiğim kim varsa...
Bağlanmak istediğimde öyle bir bağlandım ki çözemedim düğümü...
Sevmediğim zaman öyle güzel nefret ettim ki, şehrin havasına karışan nefeslerini egale edip öyle nefes alıp verdim.
Hiç bir şeyde orta yolu bulamadığım gibi, bulamadım kaybettiğim küçüklüğümü.
Küçükken korkardım ve korkunun cesaret olduğunu sonradan anladım,
Anladım ki Bukowski pencere pervazlarına ellerini dayayıp dakikaları saymıyordu pervasız olsa dâhi...
Dâhi anlamına gelen zekiler ayrı yazılıyordu toplumlarda.
Ve kimse kabul etmiyordu üstünlüğünü.
Sonra tek bir muhabbet kuşum oldu şimdiye kadar,
O da öldü.
Selin'S
Yorumlar
Yorum Gönder