Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Şubat, 2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

KIRIK DAL

Şubat ayında yerlere saçılmış Üzeri şaşkın tomurcuklarla dolu bahar dalları Oysa, bir ağacın yeni umudu asla kırılmamalı Her sonbaharlarla birlikte budanmalı o dallar Yeni bir umut var olduğunda O umudun tomurcukları yere atılmamalı... Çünkü hep son ana kadar bekler insanlar Çünkü budur yaradılışın, mideye düşman muamması... Oysa o ağaç, Daha çiçek açacaktı... Selin'S

ÇEMBERİNDE GÜL OYA

Biricik anneannem Sadiye ÖZBEY'in anısına... Bu yaşa kadar hiç kimseyi kaybetmeden gelmiş olmam, belki şükür sebebiydi belki de şımarıklığa yol açmıştı bilemiyorum. - ara sıra insanlarla aramda geçen küslükleri saymazsak.- Ölüm hakkında düşünmek ve ölüm fikrine kendini hazırlamak ile ölümü yaşamanın arasında dağlar kadar fark varmış. Bir insanı hayatından çıkarmakla bir insanın hayattan silinip gitmesi arasında uçurumlar varmış. Otuzuma beş kala verdiğim ilk kayıpla, kaybetmeyi öğrendim. Her şeyi kontrolüm altında tutmaya çalışırım normalde, genlerimden gelen bir 'aşırı kontrol' durumuyla yaşıyorken, bazı şeyleri asla kontrol edemeyeceğimizi ve ne yaparsak yapalım bazı şeylerin asla değiştirilemeyeceğini fark ettim.  4 saatlik 4 senelik ya da 94 senelik bir yaşam arasında hiçbir fark olmadığını gördüm. Oysa 94 seneyi toprağın altına sığdırmak daha zor olmalıydı, o çukur daha derin kazılmalıydı meselâ ve anneannemin bedeni daha heybetli olmalıydı... *** İnanmak ile ina...